İnsan kendini yanlızca insanda tanır
Site Menü  
  Ana Sayfa
  Belgeseller
  Bilim ve Teknik
  Müzik Portalı
  Sinema
  Tiyatrolar
  Halk Ozanlarımız
  Felsefe Portalı
  Edebiyat Portalı
  Siyaset Portalı
  Romanlar-Şiirler
  Yazarlar-Şairler
  Sanat Tarihi
  Mitoloji
  => Türk Mitolojisi
  => Yunan Mitolojisi
  => Hitit Mitolojisi
  => Mısır Mitolojisi
  => Frigya Mitolojisi
  => Roma Mitolojisi
  => Ermeni Mitolojisi
  ORTAK KÜLTÜRÜMÜZ
  Ekstralar
  Ziyaretci defteri
  Top liste
  Galeri
  Kitaplık
Bugün 7 ziyaretçi (11 klik) kişi burdaydı!
Frigya Mitolojisi

 

 

uyarı: Sağ tıklayıp bağlantıyı yeni pençerede açmalısınız

Not: Sağlam Bilgi ve konu kaygısı ile sitemiz  internet ansiklopedisinden faydalanmaktadır ve ordan alıntı yapmaktadır

 

Anadolu Mitolojileri
 
 Frigya Mitolojisi 

Attis, Eski Anadolu (Frigya) tanrılarından biri. Efsanelere göre Adonis kadar güzeldi bu yüzden Anadolu tanrılarının anası Kybele ona gönül verdi. Ondan hayat boyu kendisine sadık kalma sözü almıştı ancak Attis Sakarya Nehri'nin perisi Sagaratis’e gönül verdi. Kybele buna çok öfkelendi ve peri kızının hayatının bağlı olduğu ağacı keserek Attis’i de delirtti.

Attis-Kybele, İsis ve Dionysos Sabazius'a bağlı ve sonradan Yunanistan ile Roma İmparatorluğu'nu istila eden Doğu Gizemleri, Eleusis törenleri ile birçok ortak özellikler taşımaktadırlar. Ancak, Doğu Gizemlerinde katılanların kendinden geçişleri (vecd) çok daha şiddetli, üstelik tanrılarla bütünleşme arzusunun yarattığı psikolojik gerilim çok daha tehlikeliydi. Örneğin, baş rahibin tanrının adını taşıdığı Attis tapımında inisiyeler kendilerini hadım ederlerdi. Tanrı ile bütünleşme, ya boğa kurbanı (Taurobolium) sırasında kana bulanma, ya da sunak üzerinde kendi kollarının bıçakla kesilmesi ile sağlanırdı. Ayrıca bir kutsal evlenme töreni düzenlenir ve inisiye büyük tanrıça ile cinsel ilişki kurardı. Frigya gizemlerinde, dramatik olarak ifade edilen, Attis'in ölümü ve dirilmesi çok belirgindi. Bu törenlerin gerçeklestirildiği "Hilaria" (sevinç ve neşe) bayramı ilkbahara rastlardı.

 
 
 
Kral Midas

Kral oluşu gibi yaşamı ve ölümü üzerinede mitolojiler yazılmış olan ünlü Frigya kralıdır. Yaşamı boyunca acılar çekmiş olan Midas'ı eşek kulaklarıyla ünlenen bir kral olarak da tanırız.

Yapılan bilimsel çalışmalarda, Midas'ın ana karnında bir hastalığa yakalandığı ve kulak kanalları asimetrik olarak doğduğu anlaşılmıştır. Asimetrik kulak yapısı nadir görülen bir hastalık şeklidir. Önden veya arkadan bakıldığı zaman bir kulağın diğerinden çok daha yukarıda veya aşağıda olduğu görülür. Çirkin bir görünüm oluşturan bu hastalık Midas'ın kafatasında belirgin izler de bırakmıştır. Halkından utanan Midas'ın sürekli olarak başına geçirdiği bir serpuşla gezdiği, kulaklarını hiçbir zaman göremeyen halkının ise, krallarının kulakları hakkında yorum yaparak, göremedikleri kulakları eşek kulağına benzeterek kralları hakkında dedikodu yaptıkları düşüncesi kuvvet kazanmıştır.

Midas'ın Krallığa giden yolu

"Antik Telmesos'tan başlayıp, Ankara'da sona eren kader çizgisinin ünlü yolcusu Kral Midas'ın acı dolu yaşam öyküsü" demir çemberli tekerlerin aşındırdığı Kral Yolu'nda bir gün eski bir araba yol almaktadır. Arabayı kullanan gence yaşlı annesi ve orman işçisi babası eşlik etmektedir. Annesinin doğduğu Telmesos'u bugünkü Fethiye'yi ve liman kenti Patara'yı arkalarında bırakalı günler olmuştu. Bey dağlarını ve Batı Toroslar'ı aşıp kuzeye Frig ülkesine doğru yönelmektedirler. Frig Kralı Gordios ölmüştür. Halk çok üzgündür. Kralın yerine geçecek kimse yoktur. Ülkenin ileri gelenleri toplanır ve kahinlerden yardım ister. Kahinler kehanette bulunurlar ve şu andan itibaren Gordion'a arabasıyla ilk giren kraldır. Kral Midas'tır artık O. Midas Frig ülkesinin bilinen iki kralından bir tanesidir. Frig kralları ya Gordios ya da Midas olarak anılırdı. Ele geçirilen çok az belgeye dayanarak başkent Gordion'un Gordios ünvanlı bir kralın kurduğunu Midas'ın ise bundan sonra krallık yaptığı tahmin edilmektedir.

Arkeolojik belgelerden öğrendiğimize göre M.Ö. 1360 yılında Anadolu ve Yunanistan çok şiddetli bir depremle sarsılır. Bu arada birçok kent yerle bir olur. Söylentilere göre Atlantis kıtası da bu depremde yok olmuş, sulara gömülmüştür. İşte bu felaketten sonra Eski Yunanistan ve Makedonya'nın Trakya kavimleri topraklarını terk ederek yeni yurtlar ararlar. Bunlardan bir bölümü Karadeniz'in kuzeyine yönelir. Aralarına İran adlı bir kavminde bulunduğu bu grup Kırım üzerinden Kafkasya'yı aşar ve bugün İran olarak anılan topraklara yerleşirler. Diğer bir bölümü ise deniz yoluyla Mısır'a yerleşir. Ancak Firavun III. Ramses kendi deyişiyle ülkesini arslanlar gibi korur ve onları Mısır'a sokmaz. Bu dönemde Anadolu'da hüküm süren Hitit Krallığı ise ülkeyi saran veba hastalığı ve isyan eden yerli kavimlerle uğraşmaktan zayıf düşmüştür. Trakya'dan göç eden diğer bir grup M.Ö 1200 yıllarında boğazları geçerek Anadolu'ya girer ve Anadolu'da Hitit hakimiyetine son verir. Frig'ler başkenti Gordion olan bir krallık kurarak, kısa zamanda büyür ve Orta Anadolu'nun tümünü kaplarlar. Frigya en parlak dönemini Kral Midas'la yaşamıştır. Midas şüphesiz çağının en ünlü krallarından biridir ve Asur çivi yazılı belgelerde Mita olarak tanımlanmaktadır.


Midas'ın ölümü

Midas'ın kral seçilişi ve yaşamına hüzün veren eşek kulakları ne kadar efsanevi ise ölümüde o denli efsanelere konu olmuştur. Midas kendini görkemli ve zapdedilmesi imkansız bir başkente sahip sanır.Ancak bugün daha surları ve kale kapısı ile görenleri şaşırtan Midas'ın Gordion'u M.Ö 695 yılında İran'dan gelen ve adeta çekirge sürüsü gibi Anadolu'yu yiyip bitiren Kimmer Baskınına dayanamayarak yerle bir olmuştur.Midas bu baskından sağ kurtulur ama o günden sonra sıkıntılı bir hayat sürmüştür.Gordion'lu Midas artık kendi kaderini kendi tayin etmiş ve harap olan Gordion yıkıntıları üzerinde dolaşırken mitolojiye göre boğa kanı içerek intihar etmiştir. Fakat uzmanlar tarafından Kral Midas'ın kafatası 3 boyutlu tomogrofisi çekilerek incelenmiştir.Bu incelemeler sonucunda kafatasının iç yapılarında büyük ölçüde değişiklikler tespit edilmiştir.Kafatasının göz çukurunun sağ köşesinden yukarı doğru giden bir kırık hattı görülmüştür.Alınan küçük bir parça patoloji uzmanları tarafından dikkatle incelenerek kemik dokusunda büyük bir değişiklik olmamakla beraber mikroskobik seviyede yer yer kahverengi lekeler olduğu saptandı.Kullanılan özel boya ile bu yer yer görülen kahverengi lekelerin demir içeren ve kan elemanlarının kalıntısından ortaya çıkan pigment olduğu patologlar tarafından ortaya çıkarılmıştır. Midas'ın ölüm sebebinin mitolojide söylendiği gibi boğa kanı içerek intihar etmesinden değil, başının sağ tarafına aldığı ağır bir darbe ile öldürüldüğü ispatlanmıştır.

Yapılan çalışmalar sırasında ilgililerce var olduğu söylenen Midas'a ait vücut iskeletinin kaybolduğu iddia edilir. 1992 yılından başlayarak üzerinde çeşitli araştırmalar yapılan kafatası ise bugün layık olduğu yer olan Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenmektedir.

Efsane, Eşek kulaklı kral

Yunan Tanrısı Apollon ve Kır Tanrısı Pan arasında yapılacak bir çalgı çalma yarışmasında Midas yargıçlardan biri olarak seçilmişti.Kır tanrısı, kavalıyla hoş sesler çıkarıyordu; ama Apollon'un gümüşten lir'i her çalgıdan üstündü. Apollon; çalmaya başladığında Musalar bile durup onu dinlerdi. Yargıçlardan ikincisi dağ tanrısı Tmolos, yengi çelengini Apollon'a verdi. Ama Midas oyunu yarışma sonunda Pan'a yönelik kullanınca Tanrı Apollon çok kızdı ve "güzel müziği ayırt edemeyen kulak insan kulağı olamaz , sana eşek kulağı yakışır" diyerek Midas'ın kulaklarını eşek kulağına dönüştürür.Midas bir süre,tanrının armağanlarını koca bir külah içinde sakladı. Sakladı ama onun saçlarını kesen berber sonunda kulaklarını gördü ve böylelikle kralın sırrını öğrenmiş oldu.Ancak sır bu insan ağzına sığar mı? Berber sancılar geçirir. Dayanılmaz ıstıraplar yaşar.Sonunda sırrını bir kuyuya söylemeye karar verir. Kuyuya eğilir ve Midas'ın kulakları eşşek kulakları diye bağırır. Sırrı kuyudaki su sazlara, sazlarsa rüzgarda salına salına bütün etrafa yayılır.Böylece bütün ülke Midas'ın sırrını kısa zamanda öğrenir.

 

 

Duyurular  
 

Sitemiz yapım aşamasındadır.

iletişim: pirsultan_109@hotmail.com

 
Kitaplıktan Seçmeler  
 

Fransa / Mayıs 68 – M. Şehmus Güzel (Yeni çıktı!)

 
Medya  
 

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol